Kategori: Yaşam

  • Bornova’da 2 bin 830 Bayraklı’da 1014 yapı için hayati karar

    Bornova’da 2 bin 830 Bayraklı’da 1014 yapı için hayati karar

    İZMİR (İGFA) – İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin sürdürülebilir yaşam alanları yaratma stratejisi kapsamında başlattığı Türkiye’nin en kapsamlı deprem araştırmaları ve risk azaltma projeleri çok yönlü olarak sürüyor. Yapı envanteri, depremsellik-tsunami araştırması ve mikrobölgeleme etüt çalışmalarını birlikte yürüten Büyükşehir Belediyesi, tüm çalışmalardan elde edilen verilerle Deprem Master Planı’nı tamamlayacak.

    Çalışmalar iki etap halinde tamamlandı
    İzmir Büyükşehir Belediyesi, 30 Ekim 2020 İzmir depreminin en çok etkilediği Bayraklı ve Bornova’da başlattığı yapı envanteri çalışmasını iki ilçede de tamamladı. Bilimsel yöntemlerle konut niteliğindeki yapıların olası bir deprem esnasında davranışları belirlendi. Yaklaşık 100 bin yapının bina kimlik belgesi oluşturuldu. Bina kimlik belgesiyle o bina hakkındaki ruhsat, mimari proje, en yakın toplanma alanı gibi bilgilere hızlı ve doğrudan erişim sağlandı. Çalışmalar 2 etap halinde sahada görev alan yaklaşık 200 inşaat mühendisi ile sürdürüldü. Bayraklı’da 200 gün Bornova’da da 300 gün süren çalışmaların ardından, yapıların durumu belgelendi.

    İleri analiz yapılması gereken binalar belirlendi
    İzmir Büyükşehir Belediyesi Afet İşleri Dairesi Başkanı Eylem Ulutaş Ayatar, kentin deprem açısından riskli bir konumda olduğunu anımsatarak, “950 binin üzerinde yapı var. Bayraklı ve Bornova’da yapı stokunu inceledik. Yaklaşık 100 bin yapının incelemesini tamamladık. Bu incelemeler hem gözlemsel hem de belediyelerin arşivindeki bilgiler ışığında yapıldı. Çalışmalar kapsamında Bornova’da 2 bin 830 yapı, Bayraklı’da da 1014 yapının, diğer yapılara oranla daha öncelikli olarak değerlendirilmesi gerektiğini belirledik. Bu binalarda ileri analiz yapılması gerekiyor” dedi.

    Yurttaşlar bundan sonra ne yapacak?
    İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yaptığı çalışmaların sonuçları hakkında ilçe belediyelere yazı gönderildiğini ifade eden Eylem Ulutaş Ayatar, yurttaşların bundan sonraki süreçte izleyeceği yolu şu sözlerle anlattı: “İlçe belediyeleri, o binalarda yaşayan yurttaşlara bu konuda bilgilendirmelerini yapıyor. Apartman yönetimleri de bir araya gelerek çıkan sonuca dair karar verecek. Bizim yaptığımız çalışma, binaların önceliklendirilmesi konusundaydı. Türkiye Bina Deprem Yönetmeliği ve 6306 sayılı yasa kapsamında belirtilen analizin birebir aynısı değil. Ama onunla uyumlu bir çalışma. Binaların taşıdığı riskler açısından, yapıların önceliklendirilmesini sağladık. Yaptığımız analizler ve gözlemsel tespitler, öncelikle kendi içerisinde bir sıralamayı ortaya koyuyor. Çalışma kapsamında ‘Bu bina riskli veya değil’ diyemeyiz. Bunu diyebilmemiz için mevzuatta tanımlı yöntemler var. Biz burada hangi yapı daha öncelikli olarak incelenmeli, bunu belirledik. Çalışmanın sonucunda yurttaşların ilgili analizleri yaptırması gerekiyor. Çünkü bir yapının güvenliğinden bahsedebilmek için ana kılavuzumuz Türkiye Bina Deprem Yönetmeliği ve 6306 sayılı yasa.”

    Binalar güçlendirilecek veya yeniden yapılacak
    Türkiye Bina Deprem Yönetmeliği ve 6306 sayılı yasa kapsamında yapılacak çalışmalarda, binadan karot alınacak ve beton dayanıklılığı tespit edilecek. Binaya ilişkin analizler yapıldıktan sonra 6306 sayılı yasa kapsamında bina “riskli” veya “riskli değil” diye tanımlanacak. Riskli tespit edilen yapılarda yasal süreç başlayacak. Türkiye Bina Deprem Yönetmeliği kapsamında yapılacak deprem performans analizi çalışmalarında ise bu yapıların can güvenliği açısından riskleri değerlendirilecek. Çalışmaların ardından yapıların güçlendirilmesi veya yıkılarak yeniden yapılması netlik kazanmış olacak.

    “Yurttaşlar çalışmalarımızı önemsemeli ve yapılarını ileri analize tabi tutmalı”
    İzmir Büyükşehir Belediyesi Afet İşleri Dairesi Başkanı Eylem Ulutaş Ayatar, “Eline belge geçen hemşehrilerimiz ilgili mühendislik bürolarına başvurarak performans analizi yaptırabilir. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından yetkilendirilmiş firmalar da var. Bu firmalara giderek yapılarını 6306 sayılı yasa kapsamında analiz ettirmeleri gerekiyor. Yapı stokumuz oldukça fazla. Deprem yönetmeliklerindeki köklü değişimlerin yanı sıra yapı denetim sisteminin belirli bir tarihten sonra yürürlüğe girmiş olması, mevcut yapılarımızın ileri analizlere tabi tutulması gerektiğini ortaya koyuyor. İzmir deprem kuşağında yer alan bir kent. Bu nedenle yapılarımızı olası bir deprem riskine karşı daha güvenli hale getirmemiz lazım. Yurttaşlarımızdan yaptığımız ön değerlendirme çalışmalarını dikkate almalarını bekliyoruz. Böylece daha güvenli yapılara kavuşacağız” diye konuştu.

  • İnegöl Belediyesi’nden dronlu denetim

    İnegöl Belediyesi’nden dronlu denetim

    BURSA (İGFA) – İnegöl Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Müdürlüğü ile Temizlik İşleri Müdürlüğü bünyesinde Çevre Timi Birimi oluşturuldu. Temiz çevre hedefi doğrultusunda çalışmalara başlayan Çevre Timi, Temizlik İşleri Müdürlüğü olarak şehri temizleme görevinin yanı sıra, şehrin kirlenmesini önlemek amacıyla da çalışmalar yapıyor. Özellikle kirletici unsurlara karşın gerekli denetim ve uyarı programları uygulayan birim, ayrıca saha düzenlemeleri de gerçekleştiriyor.

    DRONE İLE HEVADAN TESPİT YAPILIRKEN ŞEHİR İÇERİSİNDEKİ İŞLETMELERDE MERCEK ALTINDA

    Çevre Timi drone ile tespit çalışmalarında özellikle sanayi bölgelerinde endüstriyel atıkların çevreye gelişi güzel atılması ya da bu atıkların yakılarak hava kirliliğine sebep olunması gibi olumsuzlukların tespitlerini gerçekleştiriyor. Bunun beraberinde evsel konteyner içerisinde atılması yasak olan endüstriyel atıkların tespitleri de yapılırken şehir genelinde çarşı merkezi gibi işyeri yoğun bölgelerde işyeri önü temizlik denetimleri ile cadde ve sokaklarda araçlardan seyir halinde atılan çöplerle ilgili denetim ve tespitlere hız kesmeden devam ediyor.

    KADRAJA HEP OLUMSUZLUK GİRMİYOR, DUYARLI VATANDAŞLAR TEMİZLİĞİYLE ÖRNEK OLUYOR

    Şehrin genelinde çevre kirliliği ve düzensizlikle mücadele ederken, olumlu örnekler de dikkat çekiyor. Çevre Timi’nin havadan denetim amacıyla kullandığı drone kameralarına sadece olumsuz manzaralar değil, örnek davranışlar da yansıyor. Son günlerde drone görüntülerine yansıyan bazı vatandaşlar, işletmelerinin ya da binalarının önünü süpürerek çevreye duyarlılık konusunda topluma örnek oluyor. Ellerine süpürgeyi alıp kaldırımını temizleyen bu vatandaşlar, çevre bilincinin yaygınlaşmasına katkı sağlıyor.

    ‘’ÇÖZÜMCÜ UYGULAMALAR DEVREYE ALINIYOR’’

    Çevre Timinin çalışmalarına ilişkin açıklamalarda bulunan İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban, ‘’ Temiz çevre anlayışı kapsamında şehrin kirlenme hızının düşürülmesi gerektiği bilinci ile arkadaşlarımız hareket ediyor. Çevre timi ekiplerimiz üç aşamalı süreç yürütüyor. Bunlardan ilki temizlik, ikincisi denetim, üçüncüsü ise bu ikisini destekleyen düzenleyici ve çözümcü uygulamalar. Sadece temizlemek ve kirletici unsurlara karşı denetlemek yeterli değil. Temiz kalması ve kirlenmemesi yönünde de sahadaki ekiplerimiz tespitleri kapsamında çözümcü uygulamalarını devreye alarak bütüncül bir yönetim anlayışı sergileniyor.’’ dedi.

    ‘’ÇEVRE TİMİ VATANDAŞI BİLGİLENDİRİYOR’’

    Aynı zamanda bilinçlendirme çalışmalarının da hız kesmeden devam ettiğini kaydeden Başkan Alper Taban, “Vatandaşlarımızdan ve özellikle işyerlerinden gerek kendilerinden kaynaklı gerekse de müşterisinden kaynaklı işyeri önlerini kirletmekten kaçınması gerektiği anlatılarak rica ediliyor. Gerek sanayi bölgelerimize gerek dere kenarları kırsal bölgelere çöp moloz dökülmemesini rica ediyorlar. Hava kalitesinin bozulmasında önemli bir paya sahip olan sunta, mdf ve kumaş artıkları gibi uygunsuz yakıt kullanılmaması konusunu da anlatıyorlar. Yine aynı şekilde araçlarda seyir esnasında sigara izmariti başta olmak üzere çevreye çöp atılmasından kaçınılmasını rica ediyorlar. Amacımız vatandaşlarımıza bu bilinci kazandırmak. Ekiplerimiz her an sahada. Şehrimizin farklı noktalarında çalışmalarını sürdürüyor” dedi.

    ‘’ÇALIŞMALARIMIZ OLUMLU YÖNDE ETKİSİNİ GÖSTERİYOR’’

    Yapılan bilinçlendirme ve farkındalık çalışmalarının olumlu yönde etkisini gösterdiğini ileten Başkan Alper Taban, ‘’İnegöl; çalışkan ve üretken insanıyla başta mobilya alanında olmak üzere pek çok sektörde üretim yapan şehir. Bu nedenle özellikle sanayi alanlarında üretim kaynaklı atıkların gelişigüzel atılmasından, vatandaşlarımızın kullanmadığı eşyaları dere kenarlarına atması gibi durumlar görebiliyorduk. Ancak dönemimiz boyunca yaptığımız farkındalık ve bilinçlendirme çalışmaları ile bu süreç olumlu yönde ilerliyor. Dükkanlarının önünü süpüren ve üretim kaynaklı atıklarını esnaflarımız, evlerindeki eşyalarını kapı önüne çıkartıp 153 hattımızı arayan vatandaşlarımız, molozlarını dere kenarına değil de yine aynı şekilde belediyemize bildiren vatandaşlarımızın sayısı gün geçtikçe artıyor. Böylelikle temiz şehir hedefimize her geçen gün bir adım daha yaklaşmış oluyoruz. İnegöl’ün gelişimi için katkı ve destek veren herkese teşekkür ediyorum.’’ dedi.

    3 AYDA 746 KİŞİ VE KURULUŞA İDARİ YAPTIRIM UYGULANDI

    Öte yandan ocak ayı içinde faaliyete geçen Çevre Timi tarafından yapılan denetimler sonucunda son 3 ay içerisinde çevre ve hava kirliliğine neden olan 746 kişi ve kuruluşa 4.850.000 TL tutarında idari yaptırım uygulandı. Çevre Kanunu uyarınca yazılması gerekli cezalar, bu defa alt limitlerden uygulanırken tekrarı halinde ise üst limitten cezaları uygulanacak. Denetimlerde başta drone olmak üzere havadan denetimlerle beraber muhtelif noktalardaki sabit kameralardan da faydalanıldı. Aynı zamanda sivil ekipler ile sahada yerinde denetimler yapıldı. İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Müdürlüğü ile Temizlik İşleri Müdürlüğü çevre temizliği faaliyetlerine ve çevreyi kirletici unsurlara karşı mücadelesi de hız kesmeden devam edecek.

  • İnegöllü telefon dolandırıcısı Bilecik’te yakayı ele verdi

    İnegöllü telefon dolandırıcısı Bilecik’te yakayı ele verdi

    BİLECİK (İGFA) – Bilecik İl Jandarma Komutanlığı, sıkı takip sonucu bir telefon dolandırıcısını yakalamayı başardı.

    Kendisini polis olarak tanıtan ve Bursa’nın İnegöl ilçesinde ikamet eden R.Y., Bilecik’te bir vatandaşı telefonla dolandırdı. Dolandırdığı kişiden altınları motosiklet ile almaya gelen R.Y., Bilecik İl Jandarma Komutanlığı’nın sıkı takibi sonrası yakayı ele verdi.

    Bilecik İl Jandarma Komutanlığı’nın yapılan açıklamada, “23.04.2025 tarihinde Bilecik İli Pazaryeri İlçesinde ikamet eden S.Ü isimli kadının; Kendisini polis olarak tanıtan bir kişi tarafından telefonla aranmasının ardından, evine gelen motosikletli ve kasklı bir şahsa, altınlarını vermek suretiyle dolandırılması olayı ile ilgili olarak, JASAT unsuru tarafından yapılan kapsamlı ve titiz çalışmalar, kamera görüntüleri ve PTS incelemesi neticesinde; Şüpheli şahsın köye geliş ve ayrılış görüntüleri, akaryakıt alım fişi, yemek ödeme fişi elde edilmiş ve olayın failinin R.Y isimli şahıs olduğu, İnegöl istikametine gittiği tespit edilmiştir. Kurulan koordine sonucu, şüpheli başka bir suç işlediği esnada Bursa İl Emniyet Müdürlüğü unsurlarınca yakalanmış ve sevk edildiği adli makamlarca tutuklanmıştır.”

  • Tarihi Bornova Çarşısı’nda temizlik mesaisi

    Tarihi Bornova Çarşısı’nda temizlik mesaisi

    İZMİR (İGFA) – Daha güçlü, modern ve yaşanabilir bir Bornova hedefiyle her alanda çalışmalarını sürdüren Bornova Belediye Başkanı Ömer Eşki, bu kez Tarihi Bornova Çarşısı’nda yapılan gece temizlik çalışmasına bizzat katıldı. İşletmelerin kapalı olduğu saatlerde yapılan detaylı temizlik kapsamında sokaklar yıkandı, mazgallar temizlendi, çarşı adeta yeni bir güne hazırlandı.

    “Daha temiz, yaşanabilir Bir Bornova için çalışıyoruz”

    Temizlik çalışmalarını İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Bornova Belediyesi Meclis üyeleriyle birlikte katılan Başkan Eşki, çarşının Bornova’nın kalbi olduğunu vurgulayarak, “Bornova’yı daha sağlıklı, daha temiz ve daha yaşanabilir bir kent haline getirme hedefiyle gece gündüz çalışıyoruz. Özellikle tarihi ve kamusal alanlarımızda titizlikle yürüttüğümüz bu temizlik çalışmalarıyla hem Bornovalılara hem de esnafımıza daha temiz bir çevre sunuyoruz. Bu çalışmalarımız aralıksız devam edecek” dedi.

  • Başkan Zeyrek’ten “Enginarlı Mesirli Bahar Pilavı”

    Başkan Zeyrek’ten “Enginarlı Mesirli Bahar Pilavı”

    MANİSA (İGFA) – Başkan Zeyrek, üreticilere yönelik önemli müjdeler de verdi. Başkan Ferdi Zeyrek, yakın zamanda “Gezici Market Tırı” projesiyle kadın kooperatiflerinin ürettiği ürünleri satın alarak, mahallelerde uygun fiyatla vatandaşlarla buluşturmayı hedeflediklerini söyledi.

    485. Uluslararası Manisa Mesir Macunu Festivali, kapsamında bu yıl ilk kez düzenlenen Gastronomi Panayırı’na İzmir Aşçılar Derneği Başkanı Doç. Dr. Turgay Bucak ve Gezgin Çoban adıyla sokak lezzetleri programı yapan Mehmet Çoban da konuk oldu. Programa katılan Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Mimar Ferdi Zeyrek, Bucak ve Çoban ile birlikte “Enginarlı Mesirli Bahar Pilavı” yaptı.

    “Don olayı öncesi üreticilerimizi uyardık”

    Ferdi Zeyrek, yemek yaptıktan sonra katıldığı söyleşide de çiftçiler, kooperatifler ve vatandaşlara yönelik yeni projelerin müjdesini verdi. Zeyrek, “Bereketli Gediz Ovası’nın ürünleri sadece Manisa’nın değil, 81 ilimizin sofrasını süslüyor. Bu kadar bereketli topraklarda görüyorum ki çiftçilerimiz borç batağı içerisinde. Geçtiğimiz yıl çiftçilerimize arpa, buğday, süt bitkisi gibi yüzde 100 hibe destekli ürünler verdik. Geçtiğimiz ay, bir don olayı yaşandı. Bundan 3 ay önce bir lansman yaptık. Dijital destek uygulamalarımızı tanıttığımız bu lansmanda ‘Manisa İçin Tarım’ uygulamamız da vardı. ‘Manisa İçin Tarım’ uygulamasını indiren üreticilerimizi don olmadan 1 hafta önce uyardık. 199 mahallede noktasal olarak tüm çiftçilerimize bu bilgilendirmeyi yaptık. Bu uyarıyı görenler gerek fıskiye sistemi ile gerekse ürünlerini membran ile örterek don olayından kurtuldular. Üreticilerimizin bir kısmı bizlere teşekkür ettiler” dedi.

    “Üreticilerimize sıvı gübre ve aminoasit desteği vereceğiz”

    Yaşanan don afetinin ardından hemen harekete geçtiklerini belirten Başkan Zeyrek, “Tabii ki buna kayıtsız kalamazdım. Bir talep açıldı. Afetten etkilenen 15 dönümün altındaki TARSİM’e üye olmayan tüm çiftçilerimize yüzde 100 hibe destekli sıvı gübre ve aminoasit desteği veriyoruz. Bu dönemde sıvı gübre ve aminoasit atılırsa oradaki don olayından zarar gören bağlar tekrar yeşerecek. Önümüzdeki hafta Çarşamba gününden itibaren de sıvı gübre ve aminoasit desteğini sağlayacağız. ‘Manisa İçin Tarım’ uygulamasında şunu yapıyoruz. Göktürk Uydusu’nun Manisa’nın üstünden geçtiğinde elde ettiği verilerle yapay zeka ile birlikte ürünlerin yaprak gelişimine bakıyoruz. Yaprak gelişiminden de rekolte tahmin edebiliyoruz. Daha ürün yapraktayken ne kadar domatesimiz olacak, kavun, karpuz, üzümümüz olacak bunun rekoltesini önceden bilen bir kurum haline geldik bir yıl içinde. ‘Manisa için Tarım’ uygulamasını üreticilerimizin kullanması gerekiyor” diye konuştu.

    “Önümüzdeki yıl ‘Gezici Market Tırı’ projemiz hizmete girecek”

    Üreticilerin artık yalnız kalmayacağını vurgulayan Başkan Ferdi Zeyrek, “Üreticilerimizi desteklemeye devam edeceğiz. Önümüzdeki bir yıl içerisindeki planımız ise Gezici Market Tırı oluşturmak. Bu gezici market tırında kadın kooperatiflerimizin ürettiği ürünleri onlardan satın alarak mahallelerde uygun fiyatla vatandaşlarımızla buluşturmayı hedefliyoruz. Artık kadın kooperatiflerimizin sesini duyan ve onlarla birlikte olmaktan çok mutlu olan bir belediye başkanları var” dedi.

    “Manisa’nın Gastronomiye destek veren bir belediye başkanı var”

    İzmir Aşçılar Derneği Başkanı Doç. Dr. Turgay Bucak da Manisa’da olmaktan büyük memnuniyet duyduğunu belirterek, “Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek’e gastronomiye verdikleri destekten dolayı teşekkür ediyorum. Gastronomi ile ilgili yapacağınız faaliyetlerde lokomotif her zaman belediyeler oluyor. Her şehrin kendi ürettiği ürünleri satabilmesi belediyeler aracılığı ile mümkün oluyor. Gastronomi turizmi konusunda Manisa’nın ileride çok büyük bir pay alacağını düşünüyorum. Manisa’nın bu açıdan çok büyük bir zenginliği var” şeklinde konuştu.

    Gezgin Çoban adı ile sokak lezzetleri programı sunan Mehmet Çoban ise Manisa’da olmaktan çok mutlu olduğunu belirterek, yakında Manisa’nın lezzetleri programının da yayınlanacağını belirtti.

  • Frankofon Film Festivali Bursa Nilüfer’de başladı

    Frankofon Film Festivali Bursa Nilüfer’de başladı

    BURSA (İGFA) – Nilüfer Belediyesi ev sahipliğinde, Institut Français Türkiye ve Bursa Türk-Fransız Alliance Française Kültür Derneği ile birlikte düzenlenen Frankofon Film Festivali’nin açılışı Konak Kültürevi’nde gerçekleştirildi. Bu yıl Fransızca dilinde 10 farklı film, 1 Mayıs’a kadar sinema tutkunları ile buluşacak.

    Festivalin açılışına Nilüfer Belediye Başkan Yardımcısı Emre Karagöz, Kültür Etkinlikleri ve İşbirliği Müsteşarı – Türkiye Fransız Kültür Merkezi Genel Müdürü Gilles Roulland, Institut Français Görsel-İşitsel İşbirliği Bölge Ataşesi Florent Signifredi, Bursa Türk-Fransız Alliance Française Kültür Derneği Başkanı Mehmet Erbak ve sanatseverler katıldı.

    Nilüfer Belediye Başkan Yardımcısı Emre Karagöz açılışta yaptığı konuşmada, festivalde Fransa’nın yanı sıra Fransızca konuşulan farklı coğrafyalarda çekilmiş filmlerin gösterileceğini söyledi. Festival kapsamında Türkiye’de vizyona girmemiş bağımsız yapımların izleyici ile buluşacağını belirten Karagöz, “Frankofon Film Festivali bu yıl da kentin kültür sanat hayatına renk katacak” dedi.

    Kültür Etkinlikleri ve İşbirliği Müsteşarı, Türkiye Fransız Kültür Merkezi Genel Müdürü Gilles Roulland ise film festivalinin Türkiye’nin farklı şehirlerinde gerçekleştirileceğini, bunlardan birinin ise Bursa Nilüfer olduğunu söyledi. Roulland, iş birliği nedeniyle de Nilüfer Belediyesi’ne teşekkür etti.

    Bursa Türk Fransız Alliance Française Kültür Derneği Başkanı Mehmet Erbak ise, 1976 yılından beri dernek olarak Fransızcayı ve Fransız kültürünü anlatmaya çalıştıklarını ve ilişkileri daha da geliştirmek için çalışmalar yaptıklarını söyledi.

    10 FİLM GÖSTERİMDE

    Açılışın ardından, “La Voie Royale” isimli film Konak Kültürevi’ndeki Serdar Şafak Sahnesi’nde gösterildi. Festival boyunca Fransızca dilinde çekilmiş 10 film, 1 Mayıs’a kadar sinema tutkunları ile buluşacak. Frankofon Film Festivali seçkisi hakkında detaylı bilgiye ulaşmak ve bilet almak isteyenler, https://bilet.nilufer.bel.tr/kategori/frankofon adresini ziyaret edebilirler.

  • Bursalılar, ‘Hayallerindeki Bursa’yı konuşuyor’

    Bursalılar, ‘Hayallerindeki Bursa’yı konuşuyor’

    BURSA (İGFA) – Bursa’yı bilimin ışığında geleceğe güvenle taşıyacak 1/100.000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı ile ilgili Bursa Planlama Ajansı ve Danışma Kurulu rehberliğinde çalışmalar sürüyor. Bu kapsamda Bursa Kent Konseyi öncülüğünde vatandaşların planlama süreçlerine ve kararlarına katkı koyması amacıyla başlatılan ve 17 ilçede sürecek olan ‘Hayalimizdeki Bursa’yı Konuşuyoruz’ adlı buluşmaların ilki, İnegöl ilçesinde yapıldı.

    Toplantıya, Bursa Kent Konseyi Başkanı Prof. Dr. Ertuğrul Aksoy, İnegöl Kent Konseyi Başkanı Bülent Temelli, Karacabey Kent Konseyi Başkanı Abdullah Akkoç, Osmangazi Kent Konseyi Başkanı Fatma Çil Yılmaz, Yıldırım Kent Konseyi Başkanı Hüseyin İşcan, Keles Kent Konseyi Başkanı Hüseyin Orhan ve vatandaşlar katıldı.

    Bursa Kent Konseyi Başkanı Prof. Dr. Ertuğrul Aksoy, İnegöllülerin İnegöl’ü ve Bursa’yı 2050 yılında nasıl görmek istediklerini anlatarak planlama kararlarına katkıda bulunacağını söyledi. Böylece halkın sesinin karar alma süreçlerinde duyulacağını belirten Ertuğrul Aksoy, karar alma süreçlerine herkesin katılımının önemli olduğunu ifade etti. Kent konseyleri olarak 1/100.000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı çalışmalarına katkı sunmak istediklerini anlatan Aksoy, “‘Hayalimizdeki Bursa’yı Konuşuyoruz’ buluşmalarıyla halkın ve özellikle temsiliyet imkânı bulamayan bireylerin fikirlerini almayı amaçlıyoruz. Bu buluşmalarla halkın düşüncelerini doğrudan alıyoruz. Toplantılarda, ‘İlçenizin zayıf yönleri nelerdir? İlçenizin güçlü yönleri nelerdir? İlçenizi ve Bursa’yı 2050 yılında nasıl görmek istiyorsunuz? Geleceğe dair eleştirileriniz, önerileriniz, yerel ve merkezi yönetime yönelik beklentileriniz nelerdir? Başlıklarında dört soru soruyoruz. 17 ilçede düzenleyeceğimiz buluşmaların ardından çıktıları, Bursa Planlama Ajansı’na vereceğiz” dedi.

    İnegöl Kent Konseyi Başkanı Bülent Temelli, 1/100.000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı çalışmalarına halkın katılımının sağlanmasının önemli olduğunu dile getirdi. Hem birebir görüşmeler hem de dijital ortamdan yapılan anketlerle herkesin görüşünün alındığını anlatan Temelli, İnegöl’ün ve Bursa’nın halkın görüşleri ve önerileri alınarak planlanacağını söyledi.

  • BİLSEM öğrencilerinden Çanakkale Ruhu’na selam

    BİLSEM öğrencilerinden Çanakkale Ruhu’na selam

    İZMİR (İGFA) – Projede, öğrencilerin seslendirdiği eserle Çanakkale’nin direniş ruhu yeniden can bulurken, şehitliklerde çekilen etkileyici görüntüler çalışmaya duygusal ve tarihsel bir derinlik kazandırdı.

    İzmir Buca BİLSEM Müdürü Cenk Aybars Dereli ve Çanakkale BİLSEM Müdürü Berna Aras’ın koordinasyonunda yürütülen projeye, İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Çanakkale İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı destek verdi.

    Projenin müzikal altyapısını oluşturan ve duygusal etkisini artıran “Çanakkale Bugün Toz ile Duman” adlı eserin kullanımına katkı sunan sanatçı Esat Kabaklı’ya da projeye verdiği destek dolayısıyla teşekkür edildi.

    Anlamlı çalışma vesilesiyle, Anafartalar Kahramanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, Çanakkale’de ve yurt savunmasında hayatını feda eden tüm şehitler rahmet ve minnetle anıldı.

  • “Çocukların Nilüfer’i” çocukların rehberliğinde şekilleniyor

    “Çocukların Nilüfer’i” çocukların rehberliğinde şekilleniyor

    BURSA (İGFA) – Nilüfer Belediyesi’nin Nilüfer Kent Konseyi iş birliğiyle düzenlediği “Çocuk Hakları Çalıştayı”nın sonuçları rapor haline getirildi. 44 kurumdan 300 kişinin katılımıyla düzenlenen çalıştayda “Çocukların Nilüfer’i” için yol haritası ele alındı. Çalıştay öncesinde, çocuklarla, haklarının ve beklentilerinin konuşulduğu atölyeler düzenlendi. Çalıştaydan çıkan sonuçlar da yine çocukların da görüşleri dikkate alınarak rapor haline getirildi.

    Nilüfer Kent Konseyi Çocuk Meclisi üyeleri, Çalı, Unçukuru ve Fethiye Çocuk ve Kadın Akademileri’nden katılan ve rapora katkı sunan çocuklar, Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir ile buluştu. Nilüfer Belediyesi Halk Evi’ndeki buluşmada, Belediye Başkan Yardımcıları Emre Karagöz ile Bukle Erman da hazır bulundu.

    “HEPİMİZİN EMEĞİ VAR”

    Nilüfer Kent Konseyi Çocuk Meclisi Başkanı Yasemin Arslan, Başkan Şadi Özdemir’e hazırlanan Çocuk Hakları Çalıştayı Raporu’nu verdi. Arslan, hem çalıştayda hem de çocuk meclisinde talep ve önerileri konuştuklarını dile getirerek, “Bu raporda her birimizin emeği var” dedi.

    “ONLARA GÜVENİYORUZ”

    Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir de çocukların Nilüfer için her zaman çok kıymetli olduğunu söyledi. “Herkesin aklının yansıdığı hepimizin olan bir Nilüfer yaratmak istiyoruz” diyen Başkan Şadi Özdemir, bu nedenle çalıştayın ve sonuçlarının önemli olduğuna dikkat çekti. Çalıştay sürecinde fikir ve önerileriyle çocukların başından sonunda kadar rehberlik ettiğini vurgulayan Başkan Şadi Özdemir, “Çocuklardan gelecek proje önerilerine her zaman açığız. Onlara çok güveniyoruz” diye konuştu.

    Kenti planlarken, yeni mekanlar oluştururken kentte çocukların yaşadığını da dikkate alan bir inşa süreci oluşturmak gerektiğinin altını çizen Başkan Şadi Özdemir, “Bunları daha da göz önüne alarak hareket edeceğiz” diye konuştu.

  • Bursa’dan küresel bir adım: “Yeşil Bursa” sertifikasyon sistemi hayata geçiyor

    Bursa’dan küresel bir adım: “Yeşil Bursa” sertifikasyon sistemi hayata geçiyor

    BURSA (İGFA) – Bursa’nın binlerce yıllık tarihini, eşsiz doğasını ve kültürünü korumak, gelecek taşımak ve turizm potansiyelini güçlendirmek amacıyla çalışmalarını aralıksız sürdüren Büyükşehir Belediyesi, Bursa’yı destinasyon olarak daha sürdürülebilir hale getirmek için Küresel Sürdürülebilir Turizm Konseyi’nin (GSTC) de destinasyonlar konusunda akredite ettiği ‘Green Destinations’ ile iş birliği protokolü imzaladı. Büyükşehir Belediyesi Hizmet Binası’ndaki törene, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Green Destinations Afrika, Ortadoğu ve Güney Avrupa Bölge Direktörü Iyad Kayali ile Türkiye Direktörü Tansu Karabulut ve Dış İlişkiler Dairesi Başkanı Pınar Işıkyıldız katıldı.

    “Bursa’yı hep birlikte dünya kenti yapmış olacağız”
    Törende konuşan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, sürdürülebilir turizmin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması konularında ortak değerleri paylaşan iki kurumun iyi niyet beyanını imzaladığını ifade etti. Bursa’nın tarihi, kültürel değerleri, sanayisi, tarımı, dağı, ovası, denizi olan önemli bir kent olduğunu söyleyen Başkan Mustafa Bozbey, kentin Türkiye’de olduğu gibi dünyada da ‘Yeşil Bursa (Green Bursa) olarak anılmasını arzuladıklarını belirtti. Osmanlı’nın ilk başkenti olan Bursa’nın Bitinya’ya kadar uzanan yaklaşık 8500 yıllık tarihi birikime sahip olduğunu anlatan Başkan Bozbey, “Bursa’nın binlerce yıllık tarihini, kültürünü ve doğasını sadece korumakla yetinmeyen; bu değerleri gelecek nesillere sürdürülebilir şekilde aktaran bir yaklaşım inşa ediyoruz. Bugün attığımız bu imza, tüm bu çalışmaların uluslararası ölçekte tanınmasını sağlayacak ve Bursa’nın sürdürülebilir turizmde öncü şehirlerden biri olmasını güvence altına alacak. Bursa’nın sürdürülebilir turizm konusunda yapacağı çalışmalar, hem ülkemize hem de birçok kente örnek olacaktır. Sürece kadın kooperatifleriyle başlayacağız. Ardından kentin tümüne yaymayı hedefliyoruz. Bursa’da yaşayan 3.3 milyon insan, kentini tanımalı, değerlerini bilmeli, bu değerlerini her yerde ve her zaman paylaşabilmeli. Taksicisinden esnafına, turizmcisinden sanayicisine kadar yapacağımız çalışmalarla birlikte Bursa’nın turizm potansiyelini öne çıkaracağız. Bursa’yı hep birlikte dünya kenti yapmış olacağız. Bu protokolle birlikte ‘Yeşil Bursa’, dünyanın birçok yerinde tanınacaktır. Katkısı olanlara teşekkür ediyorum” dedi.

    Lansman etkinliğinde ayrıca Bursa’nın sürdürülebilirlik vizyonunu yansıtacak üç logo tasarımı tanıtıldı. Hangisinin “Yeşil Bursa”nın simgesi olacağına ise halk karar verecek. Online oylama ile seçilecek logo, sürdürülebilirlik sertifikası alan tüm işletmelerin uluslararası alanda görünürlüğünü artıracak. Tüm halkı oylama sürecine katılmaya davet eden Başkan Bozbey, “Logomuzu birlikte seçeceğiz. Çünkü bu şehir; çarşıdaki esnafla, kırsaldaki üreticiyle, gençlerle, kadınlarla hepimizin. Bu simge, herkesin sesiyle anlam kazanacak” diye konuştu.

    Green Destinations Afrika, Ortadoğu ve Güney Avrupa Bölge Direktörü Iyad Kayali, Bursa ile başlatılan sürecin Türkiye’de bir ilk olduğunun altını çizerek, “Bursa, yalnızca Türkiye’de değil, tüm dünyada yerel düzeyde sürdürülebilirlik sistemini global bir yapıyla birleştiren ilk şehirlerden biri olacak. Good Travel Seal sertifikamız, Booking.com, Google ve gibi küresel platformlarda tanınıyor. Kadın kooperatifleriyle başlayacak pilot uygulamayla birlikte bu etki tüm şehre yayılacak” dedi.

    Konuşmaların ardından Başkan Mustafa Bozbey ile Iyad Kayali arasında iyi niyet beyanı imzalandı.

    Herkes için, herkesle birlikte bir model
    Yeşil Bursa Sertifikası, yalnızca otel veya acenteleri değil; çarşı esnafını, zeytin üreticisini, tekstil atölyesini, rehberleri, taksicileri, kooperatifleri ve müzeleri de içine alan bütüncül bir modeli esas alıyor. İlk etapta 20 kadın kooperatifi ile pilot uygulama başlayacak. Kapsayıcı yapısıyla sistem, turizm değer zincirinin tamamını dönüştürmeyi hedefliyor.

    Küresel görünürlük: ITB Berlin ve ötesi
    Yeşil Bursa Sertifikası, Green Destinations’ın sağladığı altyapı sayesinde GSTC (Global Sustainable Tourism Council) ile uyumlu olarak çalışacak. Bu sistemle belgelendirilen işletmelerin dünya çapında tanınırlığı artacak. Ayrıca Bursa, ITB Berlin Turizm Fuarı gibi platformlarda Green Destinations’in resmi tanıtım ağına dâhil olacak.

    Yeni nesil turizm için güçlü bir adım
    Yeşil Bursa markası; kültürel mirasın korunması, kadın emeğinin desteklenmesi, yerel kalkınmanın teşviki ve çevresel etki yönetimi gibi temaları bir araya getiriyor. Green Destinations ortaklığıyla birlikte Bursa, sadece ziyaret edilen değil, sürdürülebilirlik konusunda ilham veren şehirlerden biri olma yolunda önemli bir adım atıyor.